Son Konu

Necip Fazıl Kısakurek Vatan Şiirleri

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
32
Puanları
48
Credits
-6,413
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Necip Fazıl Kısakurek Vatan İle İlgili Şiirleri


Necip Fazıl Kısakurek Sakarya Şiiri


İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, obur yanda Sakarya

Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak

Herşey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar cift; birinden nur akar, birinden kir

Akışta demetlenmiş, buyukkucuk kainat;
Şu cıkan buluta bak, bu inen suya inat!

Fakat Sakarya başka, yokuş mu cıkıyor ne,
Kurşundan bir yuk binmiş, kopukten govdesine;

Catlıyor, yırtınıyor yokuşu sokmek icin
Hey Sakarya, kim demiş suya vurulmaz percin?

Rabbim isterse, sular buklum buklum burulur,
Sırtına Sakarya'nın, Turk tarihi vurulur

Eyvah eyvah, Sakaryam, sana mı duştu bu yuk?
Bu dava hor, bu dava oksuz, bu dava buyuk!

Ne ağır imtihandır, başındaki, Sakarya!
Bin bir başlı kartalı nasıl taşır kanarya?

İnsandır sanıyordum mukaddes yuke hamal;
Hamallık ki, sonunda, ne rutbe var, ne de mal

Yalnız acı bir lokma, zehirle pişmiş aştan;
Ve ayrılık, anneden, vatandan, arkadaştan;

Şimdi dovun Sakarya, dovunmek vakti bu an;
Kehkeşanlara kacmış eski guneşleri an!

Hani Yunus Emre ki, kıyında geziyordu;
Hani ardına cil cil kubbeler serpen ordu?

Nerede kardeşlerin, comert Nil, yeşil Tuna;
Giden şanlı akıncı, ne gun doner yurduna?

Mermerlerin nabzında hala carpar mı tekbir?
Bulur mu deli ruzgar o sedayı: Allah bir!

Butun bunlar sendedir, bu girift bilmeceler;
Sakarya, kandillere katran doktu geceler

Vicdan azabına eş, kayna kayna Sakarya,
Oz yurdunda garipsin, oz vatanında parya!

İnsan uc beş damla kan, ırmak uc beş damla su;
Bir hayata cattık ki, hayata kurmuş pusu

Geldi olumlu yalan, gitti olumsuz gercek;
Siz, hayat suren leşler, sizi kim diriltecek?

Kafdağını assalar, belki ceker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını cekmez akıl!

Sakarya, saf cocuğu, masum Anadolu'nun,
Divanesi ikimiz kaldık Allah yolunun!

Sen ve ben, gozyaşıyla ıslanmış hamurdanız;
Rengimize baksınlar, kandan ve camurdanız!

Akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
Aldırma, boyle gelmiş, bu dunya boyle gider!

Bana kefendir yatak, sana tabuttur havuz;
Sen kıvrıl, ben gideyim, son Peygamber kılavuz!

Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya;
Yuzustu cok surundun, ayağa kalk, Sakarya!
 
Üst Alt